reklam
reklam

Geçmişte Üsküdar

Köşe Yazarı: BAŞAK ERTEKİN   Eklenme Tarihi: 29 Temmuz 2024, Pazartesi - 12:24   Okunma Sayısı: 225951

    Yazının başlığı ile şiirin başlığının farklı olduğu dikkatinizi çekmiştir. Konu Üsküdar olduğuna göre ayrıntıların da farklı olması gerekmiyor mu? Osmanlı döneminde Sarayburnu’ndan teknelere bindirilen askerler Üsküdar Meydanı’na çıkarılırmış. At mavnaları da kara taşıma vasıtası olan at ve develeri karşı kıyıya geçirirlermiş.

    1760 yılında Padişahın doğum günü şenlikleri için İstanbul gümrüğü ve Üsküdar iskelesi önlerinden top atışı yapılmaya başlanmış.[1] Balkanlara yapılacak bir harekât için Niğde ve civarındaki yerleşim yerlerinde toplanarak yüz kişilik askeri birliğin Üsküdar’a getirilmesi ve buradaki iskeleden mavnalarla Bahçekapı iskelesine geçirilmesi emredilmiş.[2]

    Kaymakam Paşa, I. Abdülhamid’e bir yazı göndererek; sarayda görevli çukadarların (çuha kumaşından kıyafet giyen maiyet memurları) kıyafet değiştirip pazara çıktıklarını ve esnafı haraca ve takside bağladıklarını belirtmiş. Bu kişilerin yaptıkları haksızlıklar nedeniyle değiştirilmelerine ve haklarında yapılacak tahkikat sonunda suçlu görülenlerin cezalandırılmalarına müsaade edilmesini istemiş. Ayrıca ve Üsküdar iskelesi civarındaki bekâr odalarında fuhuş yapıldığının anlaşıldığını ve fahişelerin meydana çıkarılması için emir verilmesini de talep etmiş.[3]

    Padişah konunun aydınlatılması ve gereğinin yapılması için Kaptan-ı Derya Gazi Hasan Paşa’ya bir ferman göndermiş. Hasan Paşa, bizzat yaptığı teftişte bir kalyoncunun fahişe ile âlem yaptığını tespit etmiş, gereğini yaparak sonucu Sadaret’e (Başbakanlığa) bildirmiş. Sadrazam (Başbakan) da durumu padişaha Padişaha arz etmiş.[4]

    Üsküdar iskele meydanı idama da tanık olmuş. Yarımca köyünden Deli Mehmed, köylüsü olan Cobcani Nikola’yı katlettiği için mahkemesi görüldükten sonra iskele önünde asılmış.[5] Üsküdar Balaban iskelesine giden cadde sakinleri, mahallelerindeki bekâr odalarında fuhuş ve rezalet yapıldığını, caddeden geçemez olduklarını şikâyet etmişler, odaların ve civarındaki Yahudihanenin yıktırılmasını istemişler.[6]

     1858 yılında Üsküdar’da adı İsmail olan bir kunduracı, Hasibe ve Fitnat isimli kadınlarla tartıştıktan sonra Hasibe’yi katletmiş. Diğer kadını ağır surette yaralayan İsmail, mahkemesi görüldükten sonra yine Üsküdar iskele başında salben (asılarak) idam edilmesine hükmedilmiş.[7]

Günümüze doğru

    Dünyada günlük kullanıma giren ilk arabalı vapur Suhulet’tir. Şirket-i Hayriye tarafından 1870 yılında Kabataş-Üsküdar arasında çalışmaya konulmuştur. 1973 yılında Boğaziçi Köprüsü’nün ulaşıma açılmasıyla seferlere bir süre daha devam edilmiş, 1980 sonrasında Kabataş-Üsküdar hattı kaldırılmıştır. Meydan trafiğini büyük ölçüde rahatlatan bu uygulama Üsküdar’a fazladan bir ıssızlık getirmiştir.

Ya bu olup bitenlerden habersiz olan âşığa ne demeli? Sevgilisiyle buluşunca görmesin diye denizi bile kovmaya kalkışmış.                                                                            

   Aşk temasını her vesileyle işleyen 19’uncu yüzyıl halk ozanı Âgâhi, İstanbul’dan Rodos’a kadar birçok yeri gezmiş. Deniz kıyısı, yâr ve sevgiyi ne güzel anlatmış:

 “Götür ırgalyayı olma paçariz ey ağyar, Yâri ben bahr kenarında kenar eyler iken[8] (Ben yari

 İskele meydanının vaz geçilmezleri: Hamallar…       deniz kenarında kucaklarken tası tarağı topla,  

                                                                        bize engel teşkil etme!)

 

[1]  Tarih :19/N /1174 (Hicrî)  Dosya No :111 Gömlek No :5563  Fon Kodu :C..SM..

[2]  Tarih :02/R /1178 (Hicrî)  Dosya No :50   Gömlek No :2330  Fon Kodu :C..AS..

[3]  Tarih :29/Z /1202 (Hicrî)  Dosya No :11   Gömlek No :431    Fon Kodu :HAT

[4]  Tarih :29/Z /1202 (Hicrî)  Dosya No :11   Gömlek No :433    Fon Kodu :HAT

[5]  Tarih :29/Z /1210 (Hicrî)  Dosya No :238 Gömlek No :13259Fon Kodu :HAT

[6]  Tarih :12/C /1226 (Hicrî)  Dosya No :34   Gömlek No :1675  Fon Kodu :C..ZB..

[7]Tarih :29/M /1274 (Hicrî) Dosya No :21   Gömlek No :1254   Fon Kodu :C..ADL.

[8] Tuncel, Tuncay, “Osmanlı Şiirinde Gemicilik Terimleri”, İstanbul-2008, s:

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Yeşim Demir'le Rüya Yorumu


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam